A- A+

Başkan Seçer, Yerel TV ve Radyolarda Gerçekleşen Ortak Canlı Yayında Yıl Sonu Değerlendirmesi Yaptı

Bugün 11:05

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkan Vekili ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer; yerel TV ve radyolarda gerçekleşen ortak canlı yayının konuğu olarak; Mersin Gazeteciler Cemiyeti (MGC) Başkanı Rüstem Kaya Tepe’nin moderatörlüğünde, Dünya Gazetesi Mersin Bölge Temsilcisi Fahriye Kutlay Şenyurt ile Gazeteci Ahmet Özdemir’in ülke ve Mersin gündemine ilişkin sorularını yanıtladı. Başkan Seçer, 2019 yılında Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine gelmesinin ardından geçen süreyi detayları ile değerlendirerek hayata geçirdikleri ve geçirmeyi planladıkları öne çıkan proje ve hizmetleri anlattı.

Başkan Seçer: “Ekstrem olayların ortasında Mersin’e hizmet etmeye devam ettik”

Programın başında Yalova’da yaşanılan IŞİD saldırısında şehit düşen 3 polise Allah’tan rahmet dileyen Seçer, “Yaralı güvenlik güçlerimize acil şifalar diliyorum” sözlerine yer verdi. Seçer’in Mersin’e birçok hizmet yaptığına ve bu hizmetler sayesinde 2024 seçimlerinde yurttaşlardan rekor oy aldığına dikkat çeken MGC Başkanı Rüstem Kaya Tepe, “2024’te çok büyük bir farkla tekrar Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı oldunuz. 7 yıllık süreçte Mersin hangi aşamaya geldi?” diye sordu.  Tepe’nin sorusuna yanıt veren Seçer, ilk 5 yıllık görev süresinde pandemi, global ekonomik kriz, afetler gibi ekstrem hadiseler yaşandığına dikkat çekerek, “Bu inişli çıkışlı, netameli süreçler içerisinde biz de asli görevimizi yapmaya devam ettik. Yüzde 45 gibi bir kabulden yüzde 60’lara varan bir kabule bu kadar ekstrem süreçler içerisinde evrilmeniz çok dikkate değer” diyerek, Mersinli seçmenin büyükşehir belediyeleri arasında en çok oy artışı sağlayan seçmen olduğunu vurguladı.

“Mersin’de oy artışının sebebi; yurttaşın bize olan güveni ve inancı”

Mersin’de yurttaşların ideolojik söylemlere değil, eşit hizmete oy verdiğine dikkat çeken Seçer, “Ben CHP’li bir belediye başkanıyım, sosyal-demokrat ve Atatürkçü kimliğim öne çıkar. Uygulamalarımda da dünya görüşüme ve yaşam biçimime uygun projeler hayata geçiririm ama bana oy veren yurttaşımla vermeyen yurttaşım arasında bir fark ya da ayrım yapamam. Bu süreci bu anlayışla götürdük. Bu kadar yüksek kabul görmenin temel nedenlerinden bir tanesi de insanların size, adaletinize, şehre sadakatinize, aldığınız göreve, vatandaşın desteğine duyduğunuz saygıya güvenmesi ve inanmasıdır” diyerek, 2024 seçimlerinde ortaya çıkan başarının temelinde güven olduğunu söyledi.

“Mersin’in 30 yıldır çözülmeyen imar planı sorununu çözdük”

Kentin her noktasına eşit hizmet götürdüklerine dikkat çeken Seçer; kentin 30 yıldır çözülemeyen imar planı sorununun da 7 yıl içinde çözüme kavuşturulduğuna değindi. İmar planlarının bir kentin olmazsa olmazı olduğunu söyleyen ve Mersin’de de bu sorun nedeni ile imar yapılamadığını belirten Seçer, “Bu kentin 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planları yoktu. Bizim dönemimizde merkezin ve periferideki bazı ilçelerin bu sorunu ortadan kalktı” dedi. Belediye hizmet alanı olan bir çok alanda yaptıkları projelerden söz ederek konuşmasına devam eden Seçer, “Çocuk kampüsleri, çocuk köyleri ve sosyal yaşam merkezleri yapıyoruz. Çünkü belediye hizmet alanları arsalarımız var. Bunları halk için bazı yatırımlara dönüştürebiliyoruz ya da hızlı bir konut yapımı başladı. İmarlı alanlar ortaya çıktı. Ya da işyeri sorunu vardı, fabrika yapacak yapamıyor, atölye yapacak yapamıyor; bütün bunlar süratle aşılmış oldu” dedi.

“Mersin SEGE’de 13. sıraya yükseldi”

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Endeksi (SEGE) Raporu’nu hatırlatan Seçer, Mersin’in 2017 yılında raporda 25. sırada yer aldığını ama 8 yılda 12 basamak yükselerek 13. sıraya yükseldiğini belirtti. Raporda gözle görülür başarının sebebinin merkezi yönetim yatırımları, kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra en önemlisi de yerel yönetimin katkıları olduğunu söyleyen Seçer, “Sizin kentinizdeki demokratik tavırlarınızdan iletişime, ulaşımdan kişi başına düşen gelirinize, sağlık yatırımlarından sağlık hizmetlerine birçok alan göz önüne alınarak bu endeks hesaplanıyor. Yerel yönetimlerin yaptığı hizmetler de buna büyük bir katkı sunuyor” diyerek, Büyükşehir’in hizmetlerinin de endekse büyük katkı sunduğunu belirtti. Mersin’in herkes için daha da yaşanılabilir bir kent olması adına birçok hizmeti yurttaşa sunduklarını söyleyen Seçer, eğitimden ulaşıma, sosyal hizmetlerden kültür ve sanata, spordan kentin uluslararası tanınırlığına kadar her alanda başarılı çalışmalar gerçekleştirdiklerini kaydetti.  

Seçer’den; ‘Mersin’i katılımcı demokrasi ile yönetiyoruz’ vurgusu!

Kenti yönetirken katılımcı demokrasiyi öncelediklerini ve bunun karşılığında yurttaşlardan nasıl geri dönüşler aldıklarını soran Tepe’nin sorusunu yanıtlayan Seçer, “Demokrasinin içeriğinde katılımcılık vardır. Biz de demokrasiyi demokrasi gibi uyguluyoruz. Demokrasi; azınlığın da sesinin duyulması, dediklerinin dikkate alınmasıdır, çoğunluğun azınlığı yönetme rejimi değildir. Biz; odaları, dernekleri, kooperatifleri, sosyal sorumluluk projesi yapan, gönül işinde çalışan vatandaşları, kısacası herkesi dinliyoruz. ‘Kente Sözümüz Var’ toplantılarımız oluyor. O toplantılarda toplumun farklı kesimlerinin görüşlerini dinliyoruz” dedi.

Seçer’den yurttaşlara: “Belediye halkındır”

Teksin uygulaması ve Alo 185 Çağrı Merkezi üzerinden yurttaşların 7/24 Büyükşehir’e ulaşabildiğini kaydeden Seçer, “Binlerce vatandaş Teksin uygulamasında meramını anlatıyor, şikâyetlerini bildiriyor. Bu da halkı yönetime dâhil etmektir. Ben her zaman söylüyorum; ‘Bu kenti tek başımıza yönetemeyiz’ dedi. Teksin’i ve Alo 185’i Mersin’de yaşayan herkesin bilmesi gerektiğini kaydeden Seçer, kente dair söyleyecek sözü olan herkesin kendilerine buradan ulaşabileceğini belirterek, “Bu, kent yönetimine katkıdır ve belediye halkındır” dedi.

“Sandık sonuçlarınızı son birkaç ay içerisinde yapacağınız anketler belirler”

Gazeteci Fahriye Kutlay Şenyurt Seçer’e, 2024 yerel seçimlerinde yüzde 60 oy oranıyla ikinci dönem belediye başkanlığı yaptığını hatırlatarak, “Mersinlilerin büyük bir teveccühünü alıyorsunuz. Bu konuyla ilgili anketler yaptırıyor musunuz? Şu anda Mersin’in teveccühü ne kadar? Mersinlilerin gösterdiği teveccühü CHP size gösteriyor mu?” sorusunu yöneltti. Seçer de partisinin kendisine bu konuda gösterdiği teveccühü anlatarak, “Parti bir tüzel kişiliktir ve bizim başımızın tacıdır. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olmamı sağlayan partimdir, yani genel başkan da dâhil olmak üzere kişiler değildir. Ben ithal bir siyasetçi değilim. CHP’nin içinde doğmuş, büyümüş, çeşitli görevlerde yer almış bir siyasetçiyim ve partinin bize sahip çıkmasından ziyade; ‘Biz partiye sahip çıkıyor muyuz?’ diye sormak daha doğru olur” diye belirtti.

Partisinden duyduğu memnuniyeti aktaran Seçer, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, yani Cumhuriyet’i kuran iradenin, Cumhuriyet’i kurmadan önce kurduğu partide görev almaktan dolayı duyduğu onuru ve gururu anlattı. Seçer, Şenyurt’un anket yaptırıp yaptırmadığına ilişkin sorusuna da yanıt vererek, “Sandık sonuçlarınızı son birkaç ay içerisinde yapacağınız anketler belirler. Çünkü seçmen davranışları farklıdır. Seçimden birkaç yıl önce size meyleden seçmen, seçim yaklaştıkça kendi partisine ve özüne doğru dönmeye başlayabilir. Bunun tersi olmaz” ifadelerine yer verdi.

 

“Türkiye’de bilançosu en sağlam olan 2 belediyeden biriyiz”

Büyükşehir’in 2026 yılı bütçesinin 32 milyar 700 milyon TL, MESKİ’nin de 13 milyar 840 milyon TL olduğunu kaydeden Seçer, toplam 46 milyar 540 milyon TL’lik bir bütçeye sahip olduklarını aktardı. 30 büyükşehir belediyesi içerisinde çok iyi bir bütçeye sahip olduklarının vurgusunu yapan Seçer, bunun rasyonel kullanımının önemine dikkat çekti ve belediye olarak bu noktada herhangi bir sorun yaşamadıklarını kaydetti. Seçer, göreve geldikleri 2019 yılından bu yana bütçe disiplini anlamında çok önemli yol kat ettiklerini kaydederek, “Bilançomuz sağlam ve şu anda Türkiye’de bilançosu en sağlam olan 2 belediyeden biri Mersin Büyükşehir Belediyesi’dir” dedi. 

“Mali disiplini sağlamış, reel bir bütçemiz var”

Yatırımların bütçeye oranlarına dair verileri paylaşan Seçer, Büyükşehir ve MESKİ’de bütçe yönetiminin dengeli ilerlediğini vurgulayarak göreve geldikleri günden bu yana ciddi gelişmelerin yaşandığını belirtti. Bütçe gerçekleşme oranlarının yüzde 90 seviyesinde olduğunu dile getiren Seçer, “Bütçe gerçekleşme oranlarının bu durumu mali disiplini sağlamış olmanın göstergesidir. Bu, bütçeniz stratejik plana bağlı demektir. Bir yatırım programınız vardır ve ‘Şunları yapacağım!’ dersiniz. Büyükşehir olarak yatırımlarımız da arttı. 2019’da yatırımlarımızın toplam bütçeye oranı yüzde 25,94’tü. 2025 yılında bu oran yüzde 32,18’e yükseldi ve 2026 yılında da aynı azim ve kararlılıkla yüzde 34’e çıkaracağız. Aynı şekilde MESKİ’de de yüzde 24,33 ile başladık şu anda yüzde 53’e ulaştık. MESKİ’de tüm tarihlerin en büyük yatırımlarını yapıyoruz” dedi.

“Sosyal politikalarda ‘doğumdan ölüme belediyecilik’ anlayışıyla çalışıyoruz”

Mersin Büyükşehir’in Türkiye geneli sosyal politikalarda da çığır açtığına vurgu yapan Seçer, iyi uygulamaları diğer belediyelerin de örnek alabilmesi için Sosyal Politika Ofisi’ni kurduklarını aktardı. Kentte en önemli hizmet alanının sosyal politikalar olduğunu belirten Seçer, Mersin’in sosyolojisine en uygun hizmetleri gerçekleştirdiklerinin altını çizdi. Mersin’de gelir dağılım tablosundaki makasın açıklığına dikkat çeken Seçer, “Mersin’de sosyal politikaları hak edildiği şekilde uygulamayan bir belediye olamazsınız. Kabul görmemizin en önemli nedenlerinden biri sosyal politikalardır. Yollar ve binalar yapabilirsiniz ama halkın karnını doyuramıyorsanız, acısını dindiremiyorsanız iyi bir belediye başkanı değilsinizdir. Sosyal belediyecilik; vatandaşı yalnız koymamak ve bir başına bırakmamaktır” diye konuştu. Sosyal politikaların kapsamını 360 derece projeler olarak tanımlayan Seçer, ‘doğumdan ölüme belediyecilik’ anlayışı ile hareket ettiklerini belirterek, “Belediyecilik tam da budur” dedi.

Seçer, Anamur ve Erdemli’de hayata geçirilecek projeleri detaylandırdı

Gazeteci Ahmet Özdemir’in projelerin hayata geçirilmesinde tahsis ve ödenek gibi durumların ortaya çıkardığı sorunları sorması üzerine Anamur Hal Kompleksi, Otluca İçme Suyu ve Erdemli Otogar’ı hakkında konuşan Seçer, yürütülen çalışmalara dair bilgiler verdi. İller Bankası, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Emlak Genel Müdürlüğü ile bir dizi görüşme gerçekleştirdiğini dile getiren Seçer, “Anamur Otluca İçme Projesi için kredi çalışmalarımız devam ediyor. Aynı şekilde Anamur Hal Kompleksi’nin çözümleri için de çabalıyoruz. Bu noktaların devrini yapmalılar ki bir finansman yaratarak hızlı bir şekilde yapalım. Erdemli Otogarı’nda ise bir sorun kalmadı. Erdemli Belediye Başkanımız ile sorunları çözdük. 2026 yılı içerisinde çok hızlı bir butik çelik konstrüksiyon projesi yapacaklar ve 2027 gibi orayı hizmete açacağız” ifadelerini kullandı. Gerçekleştirdiği görüşmelerde Mersin’e dair birçok spesifik konuyu gündeme taşıdığını belirten Seçer; TBB, Büyükşehir ve MESKİ için masada bekleyen birçok konuda gelişme kaydedildiğini vurguladı.

“Tüm kesimlere eşit hizmet götürüyoruz”

Belediye başkanlarının merkezi hükümet ile uyum içinde çalışmasının kentin huzuru noktasında önemli olduğuna değinen Seçer, ideolojik saiklerle hareket etmeden halka hizmet götürdüklerinin altını çizdi. CHP’li belediye başkanı olarak fark gözetmeden yaptığı hizmetin halk nazarında teveccüh gördüğünü ifade eden Seçer, “Ben hizmeti herkese yapıyorum. Ben nasıl hizmetlerimde parti ayrımı yapmıyorsam, onların da bize bakışlarında parti ayrımı olmasın. AK Partili bir belediye başkanına uygun görülen bir uygulama bize de uygun görülsün. Ben bunları Mersin’in huzuru, geleceği ve kalkınması adına talep ediyorum. Bu benim oyuma oy katma meselesi değil. Geçen dönem Meclis’te yaşatılanları gördünüz. Kendi seçmenlerinin sesine kulak vermediler, güç zehirlenmesi yaşadılar ama siyaset öyle değil. Seni oraya getiren halk, getirdiği gibi götürmeyi bilir. Ben buradayım, yerimde güçlenerek kaldım. Demek ki ben doğru işler yaptım” diye konuştu.

“Mersin’in öneminin bilinciyle bu kenti sarıp sarmalayacağız”

Kentin idari mekanizmalarının uyum içinde çalışması gerektiğini dile getiren Seçer, Mersin Valiliği ile yürütülen çalışmaları örnek gösterdi. Valilik ve bağlı müdürlükleri ile kentin huzuru ve refahı için dengeli bir çalışma yürüttüklerini belirten Seçer, “Sayın Valimizle göreve geldiği günden bu yana uyumla çalışıyoruz. Mersin dikkat edilmesi ve önemsenmesi gereken bir kent. Mersin, Doğu Akdeniz çanağının en önemli kenti olduğu gibi dünyada da önemli bir lokasyon haline geldi. Burası milli güvenlik açısından da önemli bir kent. Bu bilinçle bu kenti sarıp sarmalayacağız. Halkın da bizden beklentisi bu” sözlerini kaydetti.

Seçer, yaşanılan su kesintileriyle ilgili süreci değerlendirdi

Seçer, Hızlı Tren Projesi ve Hal Katlı Kavşağı’ndaki yatırım çalışmaları kapsamında yürütülen ana isale hattı deplase çalışmalarından kaynaklanan su kesintileriyle ilgili süreci değerlendirdi. Seçer, Hal Katlı Kavşağı inşaatı başladı. Şu ana kadar yaptığımız ve yapacaklarımız içinde en büyük katlı kavşak. Hızlı Tren Projesi kapsamındaki kesinti ile bizim katlı kavşak kapsamındaki kesintiyi aynı güne ve döneme denk getirdik. Onların deplase işinde bir gecikmesi oldu. Hatta ben o zaman 10 saat diye açıkladım, 20 saate yakın bir gecikmesi oldu. Zeminin altı su kaynıyor. Bizim çalışmalarımız zamanında bitmiş olmasına rağmen zeminden kaynaklı bir komplikasyon çıktı. Böyle olunca tekrar su kesildi. Öngörülemeyen olumsuzluğu gidermek için bir zaman kaybı oldu ve kentin belli bölgelerinde çok ciddi rahatsızlıklar oldu. Yatırımlar yapılıyor ama bunları daha dikkatli yapmak lazım” dedi.

“Yatırımlardan kaynaklı aksaklıklar siyasi malzeme yapılmamalı”

Seçer, yatırım çalışmalarından kaynaklı sorunların doğal olduğunu ve siyasi malzeme haline getirilmemesi gerektiğini sözlerine ekleyerek, “Cumhur İttifakı’nın haddini aşan bazı söylemleri ve suçlamaları oldu, kötü kelimeler kullanıldı. Hızlı Tren Projesi’ni belediye yapmıyor, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı yapıyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı iktidar tarafından sevk ve idare ediliyor. Eleştiriyi yapan kim? İktidara yakın milletvekili. Milletvekilleri görevini yaparken sırf muhalefet etmek için muhalefet edilmez. Mersin ile ilgili olumsuz kelime kullanan herkes siyaset yapmıyor, doğru iş yapmıyor. Mersin aleyhine çalışıyor diye algılarım. Mersin çöp mü, çukur mu, çamur mu? Bu tabiri kullanan milletvekilleri oldu. Ben bunların siyasi acemiliğine, tabiri caizse siyasi bilgisizliğe veriyorum” ifadelerini kullandı. Seçer, Hızlı Tren Projesi gibi kamu yatırımlarında öngörülemeyen sorunların olabileceğini, bu durumun kendisi dâhil tüm Mersinlilere sıkıntı verme ihtimali olsa bile anlayışla karşılanması gerektiğini belirtti.

“MESKİ’nin her yerde bir çalışması var”

Seçer, MESKİ’nin geniş kapsamlı altyapı yatırımları yürüttüğünü belirterek; 84 milyon Euro’luk Atıksu Arıtma Tesisi ve Derin Deniz Deşarjı Projesi’nin yatırım programına alındığını, kredinin sağlandığını ve ihalelerin tamamlanarak sözleşme aşamasına gelindiğini söyledi. Bu kredi kapsamında Silifke, Karaduvar ve Tarsus’ta kapasitesi dolan arıtma tesislerinin ikinci etaplarının yapılacağını, Yeşilovacık’ta yeni arıtma yatırımlarının hayata geçirileceğini, Arkum-Atakum-Atayurt ile Yenice’de kanalizasyon ve arıtma tesislerinin kurulacağını ifade etti. Seçer, “Tömük ayrı projede ve Şubat gibi biz de gideriz, temelini atarız. Hem arıtma hem kanalizasyon çok önemli. Her yerde bir çalışma var. 32 milyon Euro’luk hibe; Mezitli’deki tüm demode olmuş içme suyu hatları değiştiriliyor. Kuzey tarafına depolar yapılıyor, Akdeniz ilçemizin Homurlu-Adanalıoğlu-Kazanlı bölgesinde 10 milyon Euro’luk bir hibe kanalizasyon çalışması devam ediyor” dedi.

Tüm yatırımlar düşünüldüğünde TL bazında yaklaşık 17 milyar liralık bir yatırımın ortaya çıktığını belirten Seçer, “Bunun içerisinde Pamukluk Barajı İçme Suyu İsale Hattı ve Arıtması da var. Yaklaşık 8-9 milyar liralık yatırımı DSİ yapıyor. Bizim adımıza borçlandırıp tesisi bize devredecek. Yani finansmanı DSİ buldu, inşaatı üstlendi ama tesis bizim borcu da bizim. Finans kurumuna ya da DSİ’ye biz borçlanacağız” dedi. Seçer, MESKİ Genel Müdürü değişikliği ile ilgili, “Bir arkadaşınız elinden gelen gayreti gösterir, size katkı sunar ama bir kan değişikliği gerekir. Bunlar doğaldır. Büyükşehir’de de MESKİ’de de değişiklikler olabilir” dedi ve değişikliğin yaşanan su kesintisi sürecinden bağımsız olarak uzun süredir planlanan bir durum olduğunu kaydetti.

TOKİ projelerinin özellikle alt gelir grubu için yararlı olduğunu ancak planlı alanlar dışında, altyapı hazırlığı yapılmadan ve belediyeye önceden bilgi verilmeden hayata geçirilen yatırımların ciddi sorunlara yol açtığını ifade eden Seçer, mevzuat gereği bu tür alanlarda arıtma ve su temininin yatırımcı tarafından sağlanması gerektiğini vurguladı. Seçer, ‘yaptım oldu’ anlayışıyla gerçekleştirilen projelerin hem hukuki hem de planlama açısından Büyükşehir’in müdahalesini zorlaştırdığını ifade etti.

“İklim krizi ve su sorunu tüm kurumların ortak sorumluluğu”

Gazeteci Şenyurt’un iklim krizi ve olası su krizi riskine karşı Büyükşehir’in ilerleyen süreçteki hedeflerini sorması üzerine Seçer, iklim krizi ve su sorununun yalnızca Mersin Büyükşehir’in değil tüm kurumların ortak sorumluluğu olduğunu vurgulayarak, Mersin’in iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek riskli kentler arasında yer aldığını söyledi. Kuraklığın yalnızca içme ve kullanım suyunu değil, tarımsal üretimi de ciddi şekilde etkileyeceğine dikkat çeken Seçer, “Kullanım suyunun yüzde 75’i tarımsal alanlarda kullanılıyor” dedi.

Seçer, 2 yıldır kuraklık yaşandığını, deplase çalışmalarında kısmi kesintilerin dışında vatandaşları susuz bırakmadıklarını belirterek, “Plansız alanlarda, sayfiye yerlerinde, deniz kenarlarında, sahillerde, ikincil konutların olduğu yerlerde, yaylalık bölgelerde kesinti oluyor. Bu bölgelerde maalesef suda kaçak kullanım söz konusu. Kullanım ve içme suyu olarak sunulan su, parası verilse dahi sulama için kullanılamaz. Demode olmuş sistemler, ciddi kayıp kaçak oranları var. Bütün bunlara baktığınız zaman aslında Mersin son 2 yılın kuraklığına rağmen çok dramatik bir su sorunu yaşamadı. İnsanüstü bir gayretle bu süreçleri atlatmaya çalışıyoruz” dedi.

“Tramvay çalışmaları ile Mersin’de raylı sistemler dönemi başlamış oldu”

Metro ile ilgili gelişmelerin sorulması üzerine Seçer, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik konjonktür dolayısıyla böyle bir borçlanmaya izin verilmediğini kaydetti. Metro projesinde revizyona gidilmesine rağmen 35 milyar TL’nin üzerinde bir maliyeti olduğunu söyleyen Seçer, daha az maliyetli 2 tramvay projesi üzerine yoğunlaştıklarını ifade etti. M1 Fuar İstasyonu-Üniversite Tramvay Hattı ve M2 3 Ocak-Şehir Hastanesi/MEŞOT Tramvay Hattı ile ilgili detaylı bilgi veren Seçer, “Şu anda Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nda, yatırım programına alınmasını bekliyoruz. Metrodan vazgeçmiyoruz. Metro’yu bekletip çok daha hızlı finansman bulmak için tramvaya dönmenin daha makul olduğunu da kendileriyle konuştuk. Hem izin konusunda hem yatırım programına alınması hem de dış kredi kullanma izni konusunda yardımcı olunacağı sözüyle bunun çalışmalarını başlattık. Birkaç aydır çalışıyoruz. Bu ay içerisinde bunu netleştirip kamuoyuyla paylaşacağız. Biz tramvaylarla devam edeceğiz. Ben; ‘Mersin’de raylı sistemler dönemini başlatıyoruz’ demiştim. Raylı sistemler dönemi başlamış oldu” dedi. Tarsus’a da bir tramvay projesi üzerinde çalıştıklarını kaydeden Seçer, güzergah bilgilerini paylaşarak, “Güzergah olarak belki de en fizibil projelerden bir tanesi. Muazzam bir proje” diye belirtti.

“Birçok gelir grubuna hitap eden konutlar yapacağız”

Seçer, “Sosyal Konut açısından yeni konsepte evrildik. Belediye adına iştiraklerimizin de imalat, inşaat yapacağı, birçok gelir grubuna hitap eden; orta alt, orta üst gelir grubuna hitap eden konut çalışmalarını 2026 yılı itibariyle başlatmayı düşünüyoruz” dedi. Toroslar ve Tarsus’ta Büyükşehir bünyesindeki alanlarda bu çalışmaların yapılacağını ifade eden Seçer, “Orta alt ve orta üst gelir grubuna hitap eden konut çalışmalarını da 2026 yılı itibariyle başlatacağız” ifadelerini kullanarak, Büyükşehir’in kentin farklı noktalarındaki alanlarına konut, ticaret, turizm içerikli binalar yapabileceklerini söyledi.

“Hal Katlı Kavşağı’nı 2026 yılı Nisan Ayı’nda açacağız”

Hal Katlı Kavşağı’nın inşaatına başladıklarını belirten Seçer, “2026’nın Nisan Ayı’nda açılışını yapacağız” derken, 2026 yılı Haziran Ayı’nda yapacakları Kuyuluk Katlı Kavşağı, 2027 yılında yapacakları Sayapark Katlı Kavşağı, 2028 yılında yapacakları Mersinli Ahmet Bulvarı ile Beşyol Tüp Geçit projelerini de anlatarak, “Mersin’e 4 katlı kavşak, 1 tüp geçit kazandıracağız” ifadelerine yer verdi. Seçer, Akbelen Katlı Kavşağı ile ilgili soruya da “Orası Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın. Bizim 4 tane katlı kavşak, 1 tüp geçit yaptığımız yerde, Karayolları Genel Müdürlüğü de 2029’a kadar bir katlı kavşağı Mersinlilere layık görür ve yapar diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Seçer; 1500 dönüm alana yapacakları Müftü Deresi Yaşam Vadisi Projesi ile ilgili de hem detay bilgisi hem de başlangıç tarihi bilgisi vererek, “7 yıldır bununla uğraşıyoruz. Toroslar’ın planları da yeni bitiyor ve bazı etaplarda çalışmalar devam ediyor. Yumuktepe’nin olduğu bölgede 2026 yılında bu projenin birinci etabına başlayacağız. Bu proje GMK’dan 2. Çevre Yolu’nun olduğu bölgeye kadar gidiyor. Etap etap yapacağız. Projesi hazır. Ortaya çok güzel bir proje çıktı” dedi.

Tarihi kent merkezi canlandırma çalışmalarına da değinen Seçer, Karamancılar Konağı’nın restorasyonunun 2026 yılında tamamlanacağını söyledi. Taş Bina’yı 2027 yılında bitireceklerinin bilgisini paylaşan Seçer, Kırmızı Lacivert İşhanı, Kasaplar Çarşısı ve Zafer Çarşısı ile ilgili ilerlemeleri de anlatarak, “Tarihi kent merkezinde insanların rahat nefes alabileceği, zaman geçirebileceği alanlar yapacağız” ifadelerini kullandı.

“Kariyer ve İstihdam Kampüsü’nün açılışını 2026’nın ilk çeyreğinde yapacağız”

İşverenle iş arayanı buluşturacakları Kampüs Mersin ve Garaj Mersin projelerini kapsayan Kariyer ve İstihdam Kampüsü ile ilgili de konuşan Seçer, “Öğrencilere, gençlere ve iş arayanlara da yol açan ve vizyon çizen bir proje. Şu anda çalışmalarını bitirdik. 2026’nın ilk çeyreğinde açılışını yapacağız” diye belirtti. Toroslar’a yapılacak olan Engelsiz Yaşam ve Spor Kompleksi’ne dair de bilgiler veren Seçer, “2027 programında yer alıyor. Bu da önemli çünkü hem özel bireyler hem de diğer bireylerin kullanımına açık olacak. Yarı olimpik yüzme havuzu, basketbol sahası, fitness salonu, açık spor sahaları olan güzel bir spor kompleksi” dedi. 2026 yılının ilk yarısında Tarsus Şelale Kültür Sanat ve Yaşam Merkezi’nin de temelini atacaklarını söyleyen Seçer, “2027’nin sonunda, en geç 2028’in başında faaliyete geçecek. Tarsuslulara yaraşır, çok güzel bir kompleks yapıyoruz” derken, yine Tarsus Şehitler Tepesi’nde 11 bin 400 metrekare alana Tarsus Spor Parkı yapımına başladıklarının bilgisini paylaştı.

Seçer, Altaylılar Mahallesi’ne; içerisinde 1000 seyirci kapasiteli spor salonu, açık basketbol, voleybol ve tenis sahaları, macera parkı, Survivor parkuru olan yaklaşık 17 bin 500 metrekare alana Tarsus Altaylılar Spor Tesisleri’ni de kazandıracaklarını ifade etti. Bozyazı’da sosyal yaşam merkezinin temelini 2026’nın ikinci çeyreğinde atacaklarını söyleyen Seçer, Anamur kültür merkezini ise 2026 yılında başlayıp 2027 yılında bitireceklerini belirtti. Anamur’a çocuk kampüsü de yapacaklarını söyleyen Seçer, Erdemli’ye ise otogar kazandıracaklarını kaydetti. Mut, Aydıncık, Gülnar ve Erdemli’ye sosyal yaşam merkezlerinin yapılacağını da konuşmasına ekleyen Seçer, bazı arazi sorunlarını çözmeye çalıştıklarını vurguladı. Seçer, son olarak Silifke’de Gazi Çiftliği’nin etrafındaki eski hangar ve depoları restore ederek halkın kullanımına açmak istediklerinin bilgisini vererek, kamulaştırma ve proje süreçlerinin tamamlandığını belirtti.

Büyükşehir, tarımsal desteklerde de üretici kadınları önceliyor

Özdemir’in yeni dönemde tarımsal desteklerin devamı hususunda sorduğu soruyu yanıtlayan Seçer, tarımsal desteklere Büyükşehir olarak önem verdiklerini ve projelerin sürdürülebilir olmasına dikkat ettiklerini belirtti. Seçer, “Yaptığımız bütün projeler uzun yıllar önce başlamış, hâlâ devam eden ve yarar görmüş projeler” dedi. Hayvancılık alanında sağlanan desteklerin geldiği noktayı aktararak konuşmasını sürdüren Seçer, desteklerde özellikle üretici kadınlara öncelik tanındığını ifade ederek, “Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim Projesi çok değerli bir proje çünkü bir işletme kuruyorsun ve proje kendi içinde dönüyor. Çiftliklerden gelen yavruları, yeni kurulan çiftliklere veriyoruz. İlk 3-5 yıl projeye bedel ödedik, artık ödemiyoruz. Tarıma ilişkin bakış açımızda olumsuz bir değişim yok, desteklerimiz artarak devam edecek” diye konuştu.

“Mersin’in zemin konusunda sorunlu olduğunu kabul etmeliyiz”

Şenyurt’un uluslararası bir fuar alanı yapılıp yapılmayacağına dair sorduğu soruya cevap veren Seçer, konunun Büyükşehir’in gündeminde olduğunu, yer temini için çalışmaları sürdürdüklerini ve bu sorunun çözülmesi ile beraber kalan üst yapıların hızlıca tamamlanabileceğini belirtti. Seçer öte yandan, Şenyurt’un Mersin’de depremle ilgili gerçekleşen çalışmalarla ilgili sorduğu soru özelinde de konuştu. Mersin’in bu noktadaki temel sorunlarına değinen Seçer, “Mersin deprem bölgesi değil ama Mersin’in etkilendiğini söyleyebiliriz. Mersin’in başka riskleri var. Zemin konusunda sorunluyuz. Biz de yerinde yenileme dönüşüm çalışmalarını hızlandırmak için Meclis’ten bir karar çıkarttık. Eski yönetmelikle yeni yönetmelik arasında yaklaşık olarak bir evin metrekaresinde yüzde 25’lik bir azalma söz konusu oluyor. Bu farkı ortadan kaldıracak bir Meclis kararı alarak; ‘Siz yeter ki mevcut afet riski taşıyan evinizi ya da apartmanınızı yenileyin. Biz o 2 yönetmelik arasındaki kaybınızı giderelim’ dedik” ifadelerini kullandı.

Tepe’nin TBB’nin çalışmalarının kentlere yansımalarına ilişkin sorduğu soruları detaylı bir şekilde yanıtlayan Seçer, TBB’nin görev alanları ve gelir kaynakları çerçevesinde de bilgiler vererek, “Birçok konuda belediyelerimizin destekçisi konumundayız. Sadece ayni ya da nakdi yardım meselesi değil. TBB, sadece belediyecilik alanında değil ama belediyeciliği de ilgilendiren dünyadaki gelişmelerden; kuraklık, küresel iklim değişikliği, çevre sorunları, ülkelerdeki yaşanan spesifik bölgesel sorunlar ya da demokrasi sorunu gibi birçok alanda iş birliği yaptığı ya da üyesi olduğu kuruluşlarla çalışmalar yapıyor” sözlerine yer verdi.

“Liyakat sahibi bir kadronuz yoksa kenti yönetemezsiniz”

TBB’nin gerçekleştirdiği eğitim, çalıştay, sempozyum ve paneller ile Belediye başkanlarına kentlerini daha iyi yönetmeleri için çok önemli katkılar sunduğunu belirten Seçer, “Başkanlarımıza toplantılarda görüşlerimi açıklarken her zaman şunu söylüyorum; ‘Her şey para değil.’ Belediye başkanlığı görevinde oda dolusu paranız olsun, nasıl sevk ve idare edeceğiniz ile kenti nasıl yöneteceğiniz konusunda yeterli liyakat sahibi bir kadronuz yoksa kenti yönetemezsiniz. TBB verdiği eğitimlerle bu konuda da çok önemli katkılar sunuyor. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak, Başkan Vekilliği görevimi de hakkıyla yerine getirmek için gerekeni yapıyorum” dedi ve Haziran Ayı’nda asil başkanın seçileceğini kaydetti. TBB asil başkan seçiminde aday olup olmayacağı sorusuna yanıt veren Seçer, partisinin uygun gördüğü görevi yerine getireceğine işaret ederek, “Bu görevleri partiniz verir. Temmuz Ayı’nda Zeydan Karalar tutuklandığı zaman böyle bir görev talebim olmadı. Zaten o toz duman ve üzüntü içerisinde bu aklıma da gelmez” diye konuştu.

“Belediye başkanları yaptıkları görevlerden dolayı suçlamalarla karşılaşabiliyorlar”

Seçer, “Hiç kimse suç işleme özgürlüğüne sahip değildir ama artık olay başka bir duruma evirildi. Belediye başkanları yaptıkları görevlerden dolayı suçlamalarla karşılaşabiliyorlar. Haklarında soruşturma da açılabilir ama genelde teamül şudur; tutuksuz yargılama esastır. Hukukta böyledir; hele ki milyon kişinin iradesiyle seçilmiş bir belediye başkanıysanız… İstisnai durum tutuklamayken bizim belediye başkanlarımız gözaltına alındı ve tutuklandı” sözlerine yer verdi

Seçer’den siyasi operasyonlara tepki: “Olağanüstü şartlardan geçiyoruz ve bunları kabul etmemiz mümkün değil”

3 büyükşehir belediye başkanının siyasi bir operasyon sonucu tutuklu yargılandığını sözlerine ekleyen Seçer, belediye başkanlarının bu ülke vatandaşlarının iradesiyle göreve gelen isimler olduğunu ve kaçma gibi bir durumları olmadığı hâlde tutuklu yargılamalarının devam ettiğini belirtti. Tüm bu hukuksuzlukların yanı sıra artan kayyım uygulamalarına da değinen Seçer, partililerinin demokratik süreçlerine destek olmaya devam edeceğinin altını çizerek şu sözlere yer verdi: “Kayyım olayı sadece CHP’li belediyelere değil, DEM Partililere de uygulanıyor. Daha önce esas olan şuydu; mahkeme kararına dayalı olarak belediye başkanı görevden alınırdı, belirli suçlarda kayyım atanırdı. 2016’dan sonra, önce Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi, ardından da Meclis’te bir yasa değişikliğiyle kararnameden yasaya dönüştü. Şu an İçişleri Bakanlığı kararıyla, mahkeme kararı olmadan görevden el çektirilebiliyor ve kayyım atanabiliyor. Demokratik ve ‘biz hukuk devletiyiz’ diyen toplumlarda olmaması gereken tartışmalı yargı kararlarıyla bir süreç yaşıyoruz. Sadece belediye başkanları değil; Meclis üyeleri, siyasiler, gazeteciler, doğru konuşan, doğru konuştuğunu iddia eden, düzene ya da iktidara karşı itirazı olan kişiler için alınan kararlara bakıyorsunuz; bir anda gözaltına alınıyor, tutuklama istemiyle mahkemeye sevk ediliyor ve tutuklanıyor. Bu yaşananlar, demokratik toplumlarda çok olası şeyler değil. Onun için olağanüstü şartlardan geçiyoruz ve bunları kabul etmemiz mümkün değil. Bir taraftan görevimizi yaparken diğer taraftan partimizin mücadelesine destek vermeye devam edeceğiz.”

“Demokrasi; herkesin kendini güvende hissetme rejimidir”

Yaşanan yargı süreçlerinin görev yaparken baskı unsuru oluşturup oluşturmadığı yönündeki soruya, “Bu konu; ‘Çiğ yemedim ki karnım ağrısın’ misalinin ötesinde” diyerek yanıt veren Seçer, CHP’nin konuyla ilgili olarak yargının siyasetin etkisi altına girdiği iddiasını ortaya koyduğunu hatırlattı. Alınan kararların da bu iddiaları kuvvetlendirdiğini söyleyen Seçer, “Niye belediye başkanlarımız tutuksuz yargılanmıyor? Niye bırakmıyorsunuz? Herkes görevini yaparken siz yine yargılamanıza devam edin. Bizim söylediğimiz bundan ibaret” dedi. Yargının bağımsız kalmasının önemine atıfta bulunarak konuşmasını sürdüren Seçer, demokrasinin kişinin kendini güvende hissettiği bir rejim olduğuna dikkat çekerek, “Yargı eğer siyasetin vesayeti altına girerse orada kimsenin bir güvencesi kalmaz. Zaten muhalefet diye bir unsur kalmaz, sadece iktidar diye bir yapı kalır. Sadece iktidarın olduğu bir yerde de demokrasiden söz edemezsiniz; başka bir rejime doğru kaymış olursunuz. Demokrasi; herkesin kendini güvende hissetme rejimidir. Bunun da yolu ve yöntemi bağımsız yargıdır. Ancak siyasetin etkisi ve baskısıyla yargıçların kararlarına gölge düşerse, hukuk ve yargı camiasını zan altında bırakacak kararlar çıkarsa, bütünüyle işin içinden çıkılmaz hale gelir” diye konuştu.

TBB Başkan Vekili olarak hangi partiye mensup olursa olsun tüm belediye başkanlarıyla görüştüğünü aktaran Seçer, 17 Ocak 2026 tarihinde CHP’li 13 büyükşehir belediye başkanı ve eşlerini Mersin’de misafir ederek birlik ve dayanışmayı tahkim edeceklerini kaydetti.

“Kaynak yarattıkça çok daha büyük projeler ve güzel hizmetler yapılıyor”

Şenyurt’un, “Keşke imkanım olsaydı da şu projeyi hayata geçirebilseydim dediğiniz bir proje var mı?” sorusuna “Keşkelerim yok. Ben 5 yıllığına seçiliyorum. Bir stratejik planımız var ve yapacaklarımız orada yazıyor” diyerek cevap veren Seçer, bu planların yatırım programına dönüştüğünü ve faaliyet raporu olarak Meclis’e sunulduğunu aktardı. Seçer, “Her şey bir plan çerçevesinde. Akşam yatıp sabah; ‘Şu projeyi yapacağız’ diye gelmiyoruz. Burası Mersin Büyükşehir Belediyesi. Burası 16 bin kilometrekare hizmet alanı, gayriresmi 2,5 milyondan fazla nüfusu ve 46 milyar 540 milyon TL bütçesi olan bir yer. Bunca hizmet ‘ama’larla, ‘fakat’larla, ‘lakin’lerle, ‘keşke’lerle değil; bir program çerçevesinde yapılıyor. Kaynak yarattıkça çok daha büyük projeler ve güzel hizmetler yapılıyor” ifadelerini kullandı.

“Çok daha güzel işler yapacağız”

Mersin için sadece Büyükşehir Belediyesi’nin değil, merkezi yönetimden iş dünyasına kadar tüm kurum ve kuruluşların yaptığı yatırımların son derece önemli olduğunun altını çizen Seçer, “Konuya büyük resimden bakın; limanınız var, sanayi tesisleri kuruluyor, OSB’leriniz, turizm ve tarım imkanlarınız var. Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Endeksi sıralamasında çok yükseldik, çünkü birçok faktör bir araya geldi. Bütün bu saydığım faktörler bir araya geldiği takdirde çok daha güzel işler olur. Kentimiz 2017-2025 yılları arasında 12 basamak birden yükseldi, daha gelişmiş bir şehir haline geldi. Çok daha güzel işler yapacağız” dedi.

“CHP’nin sorunu ‘Cumhurbaşkanı adayı kim olsun?’ değil, seçimi kazanmak olmalı”

Şenyurt’un, Seçer’in isminin CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olarak dile getirilmesine dair sorusunu yanıtlayan Seçer, kendisinin konu hakkındaki görüşlerinin ilk günden beri değişmediğini dile getirdi. CHP için önemli olanın, kimin Cumhurbaşkanı adayı olacağı tartışmalarından öte Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak olması gerektiğini yineleyen Seçer, “2024 seçimlerinden sonra partimizde Cumhurbaşkanı adaylığı tartışması oldu. Ben; ‘Bu konuyu tartışmak için çok erken, bu bizi sıkıntıya sokabilir’ dedim. Yanlış bulduğum bir tartışma ortamında adımın anılması benim hoşuma gitmiyor. Bunu konuşmak bile istemem. CHP’nin sorunu ‘Cumhurbaşkanı adayı kim olsun?’ değil, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak olmalı. Bu partinin bir genel başkanı, yetkili kurulları var. Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu; ‘Siyasi partiler Cumhurbaşkanı adayını parti grubunun kararıyla belirler.’ diyor. Parti grubumuz var ve zamanı geldiğinde adayımızı belirleyecek. Ben bu fikrimi partide o gün de söyledim, bugün de söylerim, yarın da söylerim. Bu tartışmaların içinde olmamalıyız” dedi.

“Milli iradenin en net tecelli ettiği yer, belediye başkanlarıdır”

İktidarın oylarının düşüşte olduğu bir dönemde CHP’nin topluma gerçekleri anlatması gerektiğini vurgulayan Seçer, “Türkiye’de partimin konuşacağı çok konu var. Şu anda iktidarın inişte olduğunu hepimiz görüyoruz. Biz iktidar adayıysak ekonomi konuşalım, belediyeler üzerinden vatandaşı ikna edelim. ‘Belediyeler güzel işler yapıyorsa, iktidarda da bunu yapacağız!’ diye halka anlatalım. Bakın ne güzel sosyal politikalar uyguluyoruz, ne güzel yollar, köprülü kavşaklar yapıyoruz, toplumu bir arada tutuyoruz. CHP’nin Türkiye’nin sorunlarına yönelik hem çözüm önerileri ortaya koyması hem de uygulamada bunu hayata geçirmesi lazım” diye konuştu. CHP’nin içinde Türkiye’yi hakkaniyetle yönetebilecek çok değerli isimler olduğunu ve halihazırda sadece 13 büyükşehir belediye başkanının Türkiye nüfusunun yüzde 65’ini, ülke ekonomisinin ise yüzde 75’ini yönettiğini söyleyen Seçer, dünyada birçok devlet başkanının mahalli idarelerden çıktığını belirterek, “Milli iradenin en net tecelli ettiği yer belediye başkanlarıdır” dedi.

“Bizlerin görevi ülkemize en iyi hizmeti ve katkıyı sunmak”

Programın sonunda 2026 yılına dair beklentilerini de paylaşan Seçer, 2025 yılının ülkemiz, bölgemiz ve dünya adına olumlu anılar bırakmadığını belirterek, “Ancak 2026 yılına umutlarımızı diri tutarak başlayacağız. Bizlerin görevi ülkemize en iyi hizmeti ve katkıları yapmak. Buna kayıtsız şartsız, aynı kararlılıkla devam edeceğiz. Umut ediyorum; Mersinimiz, ülkemiz ve dünya adına güzel bir yıl gelir. 2026 yılı tüm dünyaya huzur ve barış getirir. Kendimizi iyi hissettiğimiz bir yıl olur. Gelecek yıl bu zamanlar 2026 yılıyla ilgili çok güzel şeyler konuşuruz. Yeni yılınızı kutluyorum” sözlerine yer verdi.

Haberin Fotoğrafları